Ulusal ve Uluslararası Antrenörlük Etik İlkeleri

 

Amerika Birleşik Devletleri Olimpiyat Komitesi Antrenör Etik İlkeleri

Amerika Birleşik Devletleri Olimpiyat Komitesi antrenörün sahip olması gereken etik ilkeleri aşağıdaki şekilde belirlemiştir (American Psychological Association, 1992):

• Etik ilkeleri özel yaşantılarında ve çalışma hayatlarında benimsemeli ve bunları uygulamakta örnek olmalıdır. 

• Gelişmeleri izlemeli ve uzmanlığını korumalıdır. 

• Bilimsel ve profesyonel bilgisi alanıyla ilgili karar almada yargı temeli olmalıdır. 

• Antrenman hizmetlerinin doğasını ve sonuçlarını tanımlamalıdır. 

• Diğer bireylerin değer tutum ve kendisinden farklı olan fikirlerine saygı göstermelidir. 

• Cinsiyet, yaş, din, dil, ırk ve benzeri ayrım gözetmeksizin, ayrımcılık yapmamalıdır. 

• Cinsel tacizde bulunmamalı, sporcularla cinsel ilişkiye girmemeli ve daha önceden cinsel beraberliği olduğu sporculara antrenörlük yapmamalıdır. 

• Sporcularını ve katılımcılarını tehlikelerden koruma sorumluluğunu almalıdır. 

• Antrenörlük yetkisini kötüye kullanmamalıdır. 

• Çalışma ortamında yetki sahibi olduğu sporcuları ile girmiş olduğu ilişkileri istismar etmemelidir. 

• Danışmanlık yapmalıdır. 

• Harcamalarında finansal sorumluluğu dürüstlük çerçevesinde yerine getirmelidir. 

• Basın toplantısı ya da toplum önündeki konuşmalarda antrenörler etik ilkeler uyarınca görüş bildirmelidir. Bu görüşler yanıltıcı, yanlış ve aldatıcı demeç şeklinde olmamalıdır. 

• Sporcu eğitimlerini, sporculara gerekli bilgileri dürüst bir şekilde vermelidir. 

• Sporcu aileleri ile oluşan sporcu ilişkilerinde antrenörlük rolünü netleştirmelidir. 

• Başka antrenörler gözetiminde çalışan sporculara ihtiyaçları olduğu durumda destek vermelidir. 

• Performans arttırıcı ilaç kullanımına tolerans göstermemelidir.

• Sigara ve alkol kullanmamayı desteklemelidir. 

• Profesyonel ilişkinin bitiminde sporcu ile görüşmenin yasak olmadığı durumlarda mutlak suretle sporcularla görüşme yapmalıdır. 

• Etkin ve gerekli antrenman programları hazırlamalıdır. 

• Açık ve anlaşılır antrenman tanımlaması gerçekleştirmelidir. 

• Antrenmanda açık, dürüst ve yeterli seviyede objektif bilgi aktarmalıdır. 

• Sporcu performansını belirlenmiş standartlar dâhilinde değerlendirmeli ve geri bildirim vermelidir. 

• Belirlenen profesyonellik çerçevesi içerisinde takım oluşturmalıdır. 

• Etik ilkelere hâkim olmalıdır. 

• Etik ilkelere uygunluk konusunda karmaşaya düştüğü durumlarda diğer antrenörlere danışmalıdır. 

• Kulüp talepleri ile etik ilkeler arasında uyumsuzluk olması hâlinde durumu en iyi şekilde değerlendirip mümkün olduğunca etik kurallar çerçevesinde sorunu çözüme kavuşturmalıdır. 

• Başka bir antrenörün etik ilkeler dışına çıkışına tanık olduğunda olayın etik yollarla çözüme kavuşturulmasına destek vermelidir. 

• Sporcuya zarar gelmeyecek şekilde, informal çözüm üretilmediği durumda resmî mercilere bildirimde bulunmalıdır. 

• Uygunsuz şikâyetleri engellemelidir.

İngiltere Spor Antrenörleri Enstitüsü Antrenör Etik İlkeleri

İngiltere Spor Antrenörleri Enstitüsü tarafından belirlenen antrenör etik ilkeleri şunlardır (British Institute Sports Coaches, 2001): 

• İnsan haklarına saygılı olmalı ve ayrımcılık yapmamalıdır. 

• Sporcularla etkin ve uygun ilişki kurmalıdır. 

• Bağlılık ve çalışma koşullarını başlangıçta net bir şekilde belirtmelidir. 

• İlgili kurum, kuruluş ve kişilerle işbirliği yapmalıdır. 

• Bütünlüğü ve uyumu korumada dürüst davranmalıdır. 

• Reklam ve tanıtımlarda doğru davranmalıdır. 

• Gerekli konularda gizliliği korumalıdır. 

• İyi niyeti kötüye kullanmamalıdır. 

Uluslararası Antrenör Federasyonu Antrenör Etik İlkeleri

Uluslararası Antrenör Federasyonu da Antrenör Etik İlkeleri hakkındaki görüşlerini şu şekilde ifade etmektedir (International Coach Federation, 2003): 

• Antrenörlüğü bir uzmanlık alanı olarak görüp antrenörlük ilkeleri çerçevesinde hareket ederek, toplumun antrenörlük anlayışına zarar vermemelidir. 

• Yetkinliklerinin bilincinde olarak sahip olduğu uzmanlık, deneyim ve becerilerini abartmamalıdır. 

• Antrenörlük ilişkilerinde yapılacak anlaşmalarda açıklık ve anlaşırlığı temin etmelidir. 

• Emin olmadığı sonuçlar hakkında yorum yapmamalıdır. 

• Yasalarca herhangi bir zorunluluk olmadıkça, bağlı bulunduğu kurumla ilgili bilgilerin gizliliğini temin etmelidir. 

• Bağlı bulunduğu Kulüp'ün kendisinden yararlanacağı herhangi bir şey kalmadığı durumda kulübü bilgilendirmelidir. 

• Kulüp ile antrenör arasında oluşabilecek herhangi bir anlaşmazlık durumunda kurum ihtiyaçlarına en iyi çözüm sunacak yöntemleri seçmelidir. 

• Birlikte çalıştığı diğer bireylere saygı duymalı anlaşmalar çerçevesinde hareket etmelidir.

Kanada Profesyonel Antrenörler Birliği Antrenör Etik İlkeleri

 Kanada Profesyonel Antrenörler Birliği antrenörlerin davranışlarında benimsemeleri gereken etik ilkeleri aşağıdaki şekilde belirlemiştir (Canadian Professional Coaches Association, 2003):

• Gerekli eğitim programlarından geçerek profesyonel yetkinliğine erişmelidir. 

• Antrenörler, öğrenme teknikleri, beceriler konularında bilgilerini bireysel projelerle, çalışma arkadaşlarına danışarak, seminer ve konferanslara katılarak yenilemelidir. 

• Bireysel deneyimlerinin, davranışlarının, tutumlarının, değer yargılarının, sosyo-ekonomik düzeyinin, bireysel farklılıkların ve stresin bir antrenörün davranışında yaratacağı etkinin bilincinde olarak tüm çabasını yarar sağlama yönünde kullanmalıdır. 

• Bireysel olarak zarar görebileceği aktivitelerden uzak durmalıdır.

• Antrenörlerin sporcu performansını daha ileriye götürmek için kullandığı antrenman teknikleri, beceriler ve güç yüklemesinin aynı zamanda sporculara zarar da verebileceğinin bilincinde olmalıdır. 

• Yeteri kadar bilgili olmadığı konularda sorumluluk almaktan kaçınmalıdır. 

• Yaptırmış olduğu aktivitelerin sporcuların yaş, deneyim, beceri, fiziksel ve psikolojik durumlarına uygun olduğundan emin olmalıdır. 

• Sporcuları sistematik ve düzenli bir şekilde hazırlamalı, belirli zaman aralıkları ile gelişimlerini sağlayarak, fiziksel ve psikolojik uyumlarını gözlemlemelidir. 

• Sporculara zarar verebilecek antrenman tekniklerinden kaçınmalı, yeni yöntemleri dikkatli kullanmalıdır. 

• Sporcuların üzerindeki baskıların bilincinde olarak olumlu deneyimler kazanmalarını sağlayacak şekilde davranmalıdır. 

• Sakatlanmış sporcuların yarışmalara devamı kararını verirken, sporcuların gelecekteki sağlıklarını ön plana alarak hareket etmelidir. 

• Görevini yerine getirirken fiziksel, duygusal ve zihinsel olarak görev yerinde bulunmalıdır. 

• Sporcuların spor aktivitelerinde kendi güvenliklerinden sorumlu olduklarını belirtmelidir. 

• Sporcuları ile cinsel ilişkiye girmemelidir. 

• Cinsel tacizden uzak durmalı ve tolerans göstermemelidir. 

• Meslektaşlarına karşı kibar, saygılı ve iyi niyet çerçevesinde davranmalıdır. 

• Meslektaşları ile işbirliği içinde olmalıdır. 

• Sporcularının sağlıkla ilgili ihtiyaçlarında sağlık uzmanlarına başvurmalıdır. 

• Uygun olduklarında başkalarına da sorumluluk vererek yetişmelerini sağlamalıdır. 

• Zararlı ilaç kullanımına karşı sporcularını bilgilendirmeli ve koruyucu bir tutum sergilemelidir. 

• Bünyesinde bulunan sporcularının sorumluluğunu taşımalıdır.

Amerikan Ulusal Gençlik Spor Antrenör Birliği Bir Antrenörün Davranışlarına Rehberlik Edecek Etik İlkeleri

Amerikan Ulusal Gençlik Spor Antrenör Birliği bir antrenörün davranışlarına rehberlik edecek etik ilkeleri aşağıdaki gibi belirlemiştir (American National Youth Sports Coaches Association, 2004):

• Sporcuların duygusal ve fiziksel sağlıklarını (iyi olmalarını) kazanma isteğinden önde tutmalıdır. 

• Ayrı yaş gruplarının duygusal ve fiziksel gelişimlerini göz önünde tutarak her sporcuya bir fert gibi davranmalıdır. 

• Sporcuları için güvenli bir oyun ortamı hazırlamak için tüm çabasını ortaya koymalıdır. • Sporcuların sakatlıklarını tedavi etmek için ihtiyaç duyulan temel ilk yardım prensiplerini öğrenmeli ve uygulamalıdır. 

• Sporcuların performanslarını geliştirmek için eğlenceli çalışmaları organize etmek için tüm çabasını ortaya koymalıdır. 

• Sporcularına, sportmenlik ve centilmenlik davranışları ile örnek olmalıdır. 

• Branşıyla ilgili becerileri, öğretim ve değerlendirme tekniklerini ve stratejileri en iyi şekilde öğretebilecek donamına sahip olmak için kendini sürekli geliştirmelidir. 

• Bağlı bulunduğu kulübün spor politikasını iyi bir şekilde bilmelidir. 

• Tüm sporcuların kendi yeteneklerini aktif katılımla geliştirebilmeleri için gerekli çalışmaları organize ve idare etmelidir. 

• Sporcularla ve aileleri ile sporcuların takım içerisindeki hak ve sorumlulukları ile ilgili iletişim kurmalıdır. 

• Sporcuların sağlık ve güvenliklerini korumalıdır.

Türkiye'de Antrenörlerin Mesleki Etik İlkeleri

Yukarıda birçok ülkeden örneklerin sunulduğu konuya ilişkin ülkemizde antrenörlerin de katılımı ile belirlenen “Antrenörlerin Mesleki Etik İlkeleri” aşağıda belirtilmiştir (Tuncel Dolaşır ve Büyüköztürk, 2009): 

• Toplumun antrenöre duyduğu saygıyı azaltacak davranışlardan kaçınır. 

 • Sahip olduğu yeterlilikleri abartmaz. 

• Sportmen davranışı teşvik eder. 

• Yasalarca herhangi bir zorunluluk olmadıkça bağlı bulunduğu kurumla (finansal, transfer politikası vb.) ve sporcuları ile ilgili bilgileri (kişisel problemleri, ailevi bilgileri vb.) gizli tutar. 

• Rekabette dürüstlüğe önem verir. 

• Yarışma kurallarına saygılıdır.

• Yazılı kurallara olduğu kadar yazılı olmayan kurallara da (fair play) sadık kalır. 

• Yarışma sırasında hakemlerin verdikleri kararlara saygıdır. 

• Sporcularını ve seyircilerini hakemlere karşı kışkırtmaz. 

• Hakemlere karşı daima kontrollü ve seviyeli davranır. 

• Diğer antrenör ve kulüpleri eleştirirken küçültücü ifadeler kullanmaz. 

 • Sporu koruma ve geliştirme sorumluluğuna sahiptir. 

• Sporcularını toplum önünde eleştirerek aşağılamaz, küçük düşürmez. 

• Yarışma ve antrenmanlarda güvenli bir çevre sağlar. 

 • Mesleğini iyi bir şekilde yerine getirebilmek için kendini sürekli geliştirir. 

 • Basın toplantısı ya da toplum önündeki konuşmalarda doğru bilgi verir.  

• Sakatlanan sporcuları uygun tıbbi müdahaleye yönlendirerek, doktor önerilerine göre hareket eder. 

 • Sporcularının kişisel-ailevi sorunlarına yardım eder. 

 • Kendi sporcuları dışındaki sporculara da ihtiyaçları olduğu durumda destek verir. 

 • Her bir sporcunun varlığına saygı duyar. 

• Bünyesinde çalışan sporcuların gelişimine katkı sağlayacak her türlü alan uzmanları ile işbirliği içinde bulunur. 

 • Sporcularını röportaj esnasında nasıl davranması gerektiği konusunda bilgilendirir. 

 • Sporculara zarar verebilecek antrenman tekniklerinden kaçınır. 

 • Malzeme seçiminde sporcuların güvenliğine dikkat eder. 

 • Sakatlanmış sporcuların yarışmalara devamı kararını verirken, sporcuların gelecekteki sağlıklarını ön plana alarak sakatlıktan tam olarak iyileşmeden antrenmanlara dönmelerine izin vermez. 

 • Uygun olduklarında sporcularına sorumluluk vererek yetişmelerini sağlar. 

 • Zararlı ilaç kullanımına karşı sporcularını bilgilendirerek önleyici bir tutum sergiler.  

• Profesyonel olmayan sporculardan antrenman için talep ettiği süre sporcuların öğrenimleri ve akademik gelişimleri için ayrılan süreyi etkilemez. 

 • Sporcular ve aileleri ile sporcuların takım içerisindeki hak ve sorumlulukları ile ilgili iletişim kurar. 

 • Sporcularına sporun yanı sıra eğitimin önemini de vurgular. 

 • Sporcularına kazanmanın iyi bir takım çalışmasının sonucu olduğunu benimsetir. 

 • Sporcularına antrenmanın amaçlarını açıklar. 

• Sporcuları cezalandırırken kişiliklerine zarar vermez. 

 • Sporcularına kuralların uygulanma amaçlarını açıklar.

Türkiye Futbol Federasyonu Antrenörler İçin Etik Kurul Talimatı

Ülkemizde toplumsal anlamda en yaygın spor branşlardan biri olan Futbol için Türkiye Futbol Federasyonu tarafından belirlenen etik kurul talimatının bazı maddeleri ise şu şekildedir (TFF, 2020):

Nezaket ve Saygılı Olma: Futbol camiasındaki tüm gerçek ve tüzel kişiler, birbirleriyle ve medya, taraftar gibi futbolun diğer paydaşlarıyla ilişkilerinde nezaket ve karşılıklı saygı anlayışı çerçevesinde davranacaklardır.  

• Tahrik Edici Davranış ve Etik İlkelerine Aykırı Açıklamalardan Kaçınma: Futbol camiasındaki tüm gerçek ve tüzel kişiler; heyecanlı, kontrol dışı, ön yargılı ve suçlayıcı, kulüpler arasında çatışmaya yol açacak, dostane duyguları zaafa uğratacak, taraftarların ve izleyicilerin –çirkin ve kötü tezahürat da dâhil olmak üzere- olumsuz tüm davranışlarını özendirecek, tahrik ve teşvik edecek beyan ve davranışlar ile, basın ve yayın organları veya sosyal medya aracılığıyla etik davranış ilkelerine aykırı beyan ve açıklamalardan bulunmaktan, kaçınmak zorundadır. 
 

Örnek Olma Yükümlülüğü: Futbol camiasındaki tüm gerçek ve tüzel kişiler, taraftarlara ve izleyicilere davranışlarıyla örnek olmak, onların olumsuz davranışlarda bulunmasını engellemek amacıyla üstlerine düşen tüm ödevleri yerine getirmekle yükümlüdürler. 

Kasıtlı Davranışlar: Futbol camiasındaki kişiler, aldatmaya yönelik, yaralayıcı ve sakatlama olasılığı bulunan kasıtlı davranışların futbolun sportif ve ahlaki değerleriyle bağdaşmadığını kabul ederler.

Kayırmacılık: Anlaşmalı müsabakaların yanı sıra, arkadaşlık, hemşerilik, akrabalık, coğrafi yakınlık gibi olgular veya herhangi bir aidiyet hâli nedeniyle sportif performansın olumsuz etkilenmesi, kayırmacılık ve futbolun etik değerleriyle bağdaşmayan davranışlar olarak kabul edilir. 

 • Nesnellik: Futbol camiasındaki tüm gerçek ve tüzel kişiler, eylem ve işlemlerinde adalet, eşitlik ve dürüstlük ilkeleri doğrultusunda hareket ederler. Görevlerini yerine getirirken dil, din, inanç, siyasi düşünce, ırk, cinsiyet ve benzeri sebeplerle ayrım yapamazlar. Öncelikli, ayrıcalıklı, taraflı ve eşitlik ilkesine aykırı muamele ve uygulama yapamazlar. Herhangi bir siyasi parti, kişi veya zümrenin yararını veya zararını hedef alan davranışlarda bulunamazlar. 

 • Transferleri Ahlaka Aykırı Şekilde Etkilemek: Rakip takımlara zarar vermek veya herhangi bir futbolcunun değerini asıl değerinden az veya çok göstermek amacıyla gerçek dışı ve manipülatif beyanlarda bulunmak, söylentiler çıkarmak ve böylece transfer piyasalarını etkilemeye çalışmak, çeşitli baskı yöntemleri kullanmak suretiyle futbolcuların özgür iradeleriyle karar vermelerini engelleyecek davranışlarda bulunmak yasaktır. 

 • Yüz Kızartıcı Eylemler: Kanunlarda veya TFF’nin statü ve talimatlarında tanımlanan müsabaka sonucunu etkileme, teşvik primi, doping ve ırkçılığa konu eylemler bu talimatın uygulanmasında yüz kızartıcı eylemler olarak nitelendirilir. 

 • Etik Temsilcisi: Türk futbolunda etik değerleri yerleştirmek ve geliştirmek, etik davranış ilkeleri konusunda karşılaşılan sorunlarla ve ihlallerle ilgili tavsiyelerde ve yönlendirmelerde bulunmak üzere bu talimatın yayımı tarihinden itibaren en geç üç ay içinde Süper Lig ve TFF 1. Ligine kayıtlı kulüplerin futbol şubelerinde bir seferde 3 ay, toplamda 2 yıl hak mahrumiyeti cezası almamış kişiler arasından bir temsilci görevlendirilir. Temsilcinin ismi, görev süresi ve diğer hususlar kulüp yönetimlerince  belirlenir. Temsilcinin özgeçmişi ve kimlik bilgileri Kurul’a bildirilir. 

 • İhlal Bildirimi Zorunluluğu: Futbol camiasındaki tüm gerçek ve tüzel kişiler, bu talimatta belirlenen etik davranış ilkeleriyle bağdaşmayan iş ve eylemlerde bulunmalarının talep edilmesi hâlinde veya hizmetlerini yürütürken bu tür bir eylem veya işlemden haberdar olduklarında durumu yetkililere bildirmek zorundadırlar. Yetkililer, ihbarda bulunan görevlinin kimliğini gizli tutmakla yükümlüdürler. 

 • Kişisel Hakların Korunması ve Sadakat: Futbol camiasındaki tüm gerçek ve tüzel kişiler, istihdam veya hizmet ilişkisi içinde bulundukları kişilerin kişisel haklarının korunması ve bu kişilerin güvenliğinin sağlanması konularında azami özeni göstereceklerdir. Aynı zamanda istihdam veya hizmet ilişkisi içinde herhangi bir kulübe veya sair bir tüzel kişiliğe bağlı olan kişiler, bağlı bulundukları tüzel kişiliğe karşı saygı ve sadakat içinde olacaklardır.

Görüldüğü gibi futbola özgü hazırlanmış olsa da talimatta yer alan bütün ilke ve sorumluluklar bütün branşlar için uygulanabilir niteliktedir. 

Antrenörlerin spor açısından önemi anlaşıldıkça standartlara bağlı olarak davranmayan ve uygulamalarda kendi ölçülerini kullanan antrenörlerin spora ne denli zarar verdiği ortaya çıkmaktadır. Sporun istenen düzeye erişmesinde antrenörlerin sahip oldukları etik dışı davranışların ortadan kalkmasının temel şartlarından biri antrenörlerin evrensel değerleri temel almayı sağlayan, davranışlarına yol gösteren etik ilkeleri benimseyerek davranışlarını bu ilkeler doğrultusunda yönlendirebilmeleridir. 

 Son zamanlarda sporun gerçek amacından saptırılarak birtakım çıkarlar için araç hâline gelmesi ve ahlak değerlerinin yerini maddi değerlerin alması, bu alanda spor etiğine duyulan ihtiyacı daha iyi ortaya koymaktadır. Sportif faaliyetlerin varlığını sürdürmesinde davranışların etik ilkelere uygunluğu son derece önem arz etmektedir (Tuncel Dolaşır ve Büyüköztürk, 2009.) Sporun tarafları olarak, antrenör, hakem, sporcu, yönetici, seyirci ve medyanın görevlerini yerine getirirken bir takım etik ilkeleri davranışlarına yansıtmamaları spor adına olumsuz gelişmelere yol açmaktadır. Bununla birlikte antrenörlük mesleği içinde yaşanan etik dışı davranışlar antrenörlüğün ve sporun saygınlığını azaltmaktadır (Dolaşır, 2005).

Sporda karşılaşılan bazı etik dışı durumlar aşağıdaki gibi ifade edilebilir: 

 • Cinsel taciz, saldırganlık ve ayrımcılık, 

• Kumar, hile, teşvik primi, 

• Demokratik olmayan yönetimler, 

• Takım seçmelerinde usulsüzlük, 

• Saygısızlık, sözlü ve fiziksel taciz, 

• Doğru davranışların cezalandırılması, 

• Performans artırıcı yanlış yöntem ve maddeler, 

• Saldırganlık ve kabadayılık, 

• Seyirci şiddeti, 

• Velilerin uygun olmayan davranışları. 

Amerika Birleşik Devletleri Olimpiyat Komitesi, antrenörlerin etik dışı davranış türlerini şu şekilde belirtmiştir (DeSensi ve Rosenberg, 1996): 

 • Sporculara fiziksel ve sözel saldırı, 

• Sporculara insancıl olmayan şekilde davranma, 

• Performansı artırmak için ilaç kullanımını destekleme, 

• Atletik programların eğitimsel amaçlarını göz ardı etme.

Ülkemizde yapılan ve Amatör Süper Lig futbolcuların antrenörlerinde gözlemledikleri etik dışı davranışların incelendiği bir çalışmada; futbolcuların, antrenman planlanması, mesleki bilgi düzeyi, sporculara karşı saygılı davranma, yetkisini kötüye kullanma, sporcuların performanslarına zarar verme, sigara kullanma gibi konularda antrenörlerini yetersiz buldukları ve bu konuyla ilgili değerlendirmelerde antrenörlerinin kendilerine ve mesleki etik kurallarına göre etik dışı davranışlarda bulundukları sonucuna ulaşılmıştır (Çeviker, 2013). 

Yapılan başka bir araştırmada da en fazla sportmenlik dışı davranışı seyircilerin, ardından sporcuların, ardından da teknik ekiptekilerin yaptığı, davranış türleri açısından ise en çok karşılaşılan etik dışı davranışların sırasıyla psikolojik baskı, protesto, rakibi şikayet, itiraz, hakeme yardım etmeme, konsantrasyon bozma, tahrik, saygısızlık, hakaret, takdir etmeme, sportif erdeme aykırılık, tehdit, malzemeye zarar verme, fiziksel saldırı girişimi ve fiziksel saldırı olduğu ortaya çıkmıştır (Gürpınar ve Güven, 2011). 


Bazı gelişmiş ülkelerde sporda çocuk koruma ile ilgili politika geliştirme çalışmaları da 2000’li yılların başında özellikle antrenörlere açılan davalar sonucunda artmıştır (Küçük, Arman ve Bozkurt, 2016).

Cinsel taciz olayları özellikle ferdi spor dallarında zaman zaman yaşanmakta ancak mağdurlar, afişe olma korkusuyla yaşadıkları olayları örtbas etmek durumunda kalmaktadır. Dünyada olduğu gibi Türkiye’de de bu tip olayların bir kısmının medyaya yansıdığı görülmektedir. Bu tür olaylar, ailelerin çocuklarını spor faaliyetlerine yönlendirmede caydırıcı bir unsur olmaktadır. Spora katılan çocuklara yönelik ailelerin beklentileri üzerine yapılan bir araştırmada; araştırmaya katılan ailelerin %11.6’sı (13 Anne-17 Baba) çocuklarının spora devam edebilmesi yönünde gördükleri engeller arasında antrenörlerin uygunsuz davranışlarını (aşağılama, şiddet, cinsel suiistimal vb.) göstermişlerdir (Pehlivan, 2009). 

Bu kapsamda spor yöneticilerine, antrenörlere, ailelere ve çocuklara konuyla ilgili özel eğitimler verilerek, 18 yaş altı sporcularla çalışacak her antrenöre özel bir Sporda Çocuk Koruma belgesi alma şartı getirilmiştir (Parasız ve ark., 2015) 

Sonuç olarak; günümüzde sporun temel taşı olan antrenörlerin etik dışı davranışta bulunması antrenörlerin ve sporun saygınlığını azaltmaktadır. Antrenörlere mesleki etik ilkeleri benimsetmek sporun saygınlığının artmasına ve istenilen düzeye erişmesine katkı sağlayacaktır.


Yorum Gönder

Daha yeniDaha eski